Safar e Ghandehar (2001) Kandahar'a Yolculuk
Yönetmenliğini, (Abbas Kiarostami'nin Nema-ye Nazdik (1990) filminde kendisini insanlara hayranı olduğu Mohsen Makhmalbaf olarak tanıtan sinema tutkunu bir kişinin öyküsünün anlatıldığı) Makhmalbaf'ın yaptığı Safar e Ghandehar (2001) filminde; İran sınırından Afganistan'ın iç bölgelerine doğru kız kardeşinin hayatını kurtarmak için yolculuk eden bir kadının hikâyesi anlatılıyor.
Afganistan'da kadınların ve diğer insanların maruz kaldığı ilkel gelenekleri etkileyici ve sade bir şekilde sunmasıyla ön plana çıkan Safar e Ghandehar (2001) aynı zamanda cehalet, düşmanlık, korku, savaş, çoraklık gibi olguların yol açtığı sorunları da başarıyla yansıtıyor.
Sıcak iklime rağmen burka adlı giysiyi çıkarmamaları gereken kadınların doktora bir perde arkasından muayene olduğu, eğitim kurumu olarak kullanılan medreselerin sadece dini bilgilerle çocukları yetiştirdiği ve sefaletin hat safhada olduğu bir ortamda filmin başkahramanı Nefes, tüm bunları kayıt cihazına tasvir ederek, birçok zorlukla mücadele ederek Kandahar'a varmaya çalışır.
Mayın yüzünden çok sayıda insanın bacaksız, kolsuz kaldığı ülkede birçok etnik grubun din adına aynı dine inanan diğer gruplarla çatıştığı ülkede filmdeki doktorun da söylediği üzere ne yazık ki tek modern alet silah olarak görünüyor.
Yönetmen Makhmalbaf'ı böylesine insani bir soruna dikkat çeken kıymetli bir film yaptığı için tebrik etmek gerekiyor. Yaşadığı coğrafyanın sorunlarına eğilmesi, bu filmle Avrupa'ya gelip Cannes Film Festivali'nde yarışması ve dünyanın da Afganistan gibi ülkelerde yaşanan acıları görüp ilgi göstermesi için sinema çok güçlü bir araç.
Filmin imdb profili: https://www.imdb.com/title/tt0283431/
Afganistan'da kadınların ve diğer insanların maruz kaldığı ilkel gelenekleri etkileyici ve sade bir şekilde sunmasıyla ön plana çıkan Safar e Ghandehar (2001) aynı zamanda cehalet, düşmanlık, korku, savaş, çoraklık gibi olguların yol açtığı sorunları da başarıyla yansıtıyor.
Sıcak iklime rağmen burka adlı giysiyi çıkarmamaları gereken kadınların doktora bir perde arkasından muayene olduğu, eğitim kurumu olarak kullanılan medreselerin sadece dini bilgilerle çocukları yetiştirdiği ve sefaletin hat safhada olduğu bir ortamda filmin başkahramanı Nefes, tüm bunları kayıt cihazına tasvir ederek, birçok zorlukla mücadele ederek Kandahar'a varmaya çalışır.
Mayın yüzünden çok sayıda insanın bacaksız, kolsuz kaldığı ülkede birçok etnik grubun din adına aynı dine inanan diğer gruplarla çatıştığı ülkede filmdeki doktorun da söylediği üzere ne yazık ki tek modern alet silah olarak görünüyor.
Yönetmen Makhmalbaf'ı böylesine insani bir soruna dikkat çeken kıymetli bir film yaptığı için tebrik etmek gerekiyor. Yaşadığı coğrafyanın sorunlarına eğilmesi, bu filmle Avrupa'ya gelip Cannes Film Festivali'nde yarışması ve dünyanın da Afganistan gibi ülkelerde yaşanan acıları görüp ilgi göstermesi için sinema çok güçlü bir araç.
Filmin imdb profili: https://www.imdb.com/title/tt0283431/
Yorumlar
Yorum Gönder