Kayıtlar

Aralık, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

2019. Yıl Yaklaşırken

Resim
Binlerce yıldır dönüp durarak yaşamların yuvası olmuş mavi bilyede iyi ve mutlu kelimelerinin birer temenni olmanın ötesine geçtiği, umulmuş ve hayal edilmiş tüm güzelliklerin hakkıyla yaşandığı bir gelecek dileğiyle...

Az ötödik pecsét (1976) Beşinci Mühür

Resim
İkinci Dünya Savaşı döneminde Nazi işgali altındaki Macaristan'da geçen Az ötödik pecsét (1976); bir barda toplanıp geceleri sohbet eden dört arkadaşın savaş, yaşam ve zor bir durumla karşı karşıya kalındığında fayda sağlayan yolun mu yoksa ahlak ve haysiyet bakımından doğru olan yolun mu seçilmesi gerektiğini sorguladıkları, sorgulamak zorunda bırakıldıkları çok iyi bir film. Beşinci Mühür Hıristiyanlık inanışında inançlarından dolayı katledilecek olan kişileri anlatan mührü ifade ediyormuş. Bu anlamda Beşinci Mühür (1976) filminde de Naziler tarafından sindirilmek istenen yerel halktan suçsuz dört arkadaşın inançlarını mı yoksa yaşamlarını mı tercih edecekleri filmin iki parçasını oluşturan iki gecede de sorgulanıyor. Macar yönetmen Zoltán Fábri'nin blogda yer alan bir diğer filmi için:  Két félidö a pokolban (1961) Cehennemde İki Devre Filmin imdb profili: https://www.imdb.com/title/tt0075467/

Rabbit of Seville (1950) Sevil Tavşanı

Resim
Birçoğumuzun çocukluğunun unutulmaz çizgi filmi Bugs Bunny'nin bu bölümünde becerikli tavşanımız beceriksiz avcısından kaçarken kendisini Sevil Berberi Operası'nın başrollerinden birinde bulur. 8 dakikalık bir uzunluğa sahip olan Rabbit of Seville (1950) animasyon filmi; nostalji yapmak, çocukluğuna dönmek ve gülümsemek isteyen sinemaseverler için iyi bir seçim. Opera sanatının en değerli eserlerinden biri olan Sevil Berberi'nin bu Bugs Bunny uyarlamasında sonu Figaro'nun Düğünü'ne varan eğlenceli dakikalar yaşanıyor. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0042871/

Uccellacci e uccellini (1966) Şahinler ve Serçeler

Resim
İtalyan yönetmen Pier Paolo Pasolini Uccellacci e uccellini (1966) filminde bir baba ve oğlunun bir kuzgunla sohbet etmeye başlamaları sonucunda ortaya çıkan eğlenceli ve düşündürücü bir masalsı fabl anlatıyor izleyicilerine. Çok özel bir açılış jeneriğine sahip olan Şahinler ve Serçeler (1966)'in müziklerini Ennio Morricone bestelemiş. Adeta filmdeki eğlenceli anlatımın habercisi olan açılıştan sonra biri İstanbul'a biri de Küba'ya referans verilen iki ayrı hikâye sunuluyor izleyicilere. Yönetmen eğlenceli hiciv gücünü bolca kullandığı bu filminde bazı siyasi eleştirilerini yansıtırken aynı zamanda mizah dolu bir anlatımdan yararlanıyor. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0061132/

Forbidden Planet (1956) Yasak Gezegen

Resim
20. yüzyılın ortalarında yapılmış olan Forbidden Planet (1956) filminde 21. yüzyılda geçen bir hikâyede uzayın derinliklerinde keşif faaliyetlerine başlamış olan insanlığın geçmiş bin yıllardan içinde yer alan bazı zaaflara değiniliyor. Yasak Gezegen (1956)'da çok gelişmiş bir medeniyeti keşfeden bir bilimcinin burada öğrendiği bilgileri olumlu bir şekilde kullanmak amacı taşımasına rağmen insansoyunun bilinçaltında yatan ilkel benlik yüzünden bunun mümkün olmasının çok zor olduğu izleyicilere hatırlatılıyor. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0049223/

Gece Yolculuğu (1989)

Resim
Biri yönetmen, diğeri ise senarist olan ve birlikte çalışan iki yakın arkadaş bir filmin çekimi için uygun bir yer aramak üzere bir gece yolculuğuyla beraber Ege kıyılarına inerler. Bu yolculuk boyunca ve bu yolculuk sonucunda kendisiyle bolca baş başa kalan yönetmen Ali yaptığı işleri, yaşamını ve asıl çekmek istediklerini sorgular; kafasındaki hikâyeleri düşünür. Terk edilmiş bir Rum kasabasında bir süre yaşayarak kendisiyle yüzleşen ve Gece Yolculuğu (1989) filminin başkahramanı olan Ali yöre halkından bazı isimlerle de ufak etkileşimlere girer. Suyun akışına ayak uydurup sadece hayatta kalmayı başaran anlayışla suya karşı gelip kendi yönünü belirleme isteği arasındaki çatışmayı yansıtan bu değerli eser izleyicisini acaba onun yerinde ben olsaydım ne yapardım diye düşündürebilecek bir anlatım ve aktarım gücü taşıyor. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0280356/ Filmin izleme linki:

Un coeur en hiver (1992) Ayazda Bir Yürek

Resim
Müziğin ve kemanın önemli bir yer tutup daha da güzel kıldığı Un coeur en hiver (1992) filminde münzevi bir hayat yaşamak isteyen keman ustası Stéphane ile başarılı ve genç bir keman sanatçısı olan Camille arasında geçen duygusal bir aşk hikâyesine konuk oluyoruz. Keman yapımı ve tamiratı işiyle ilgilenen Stéphane ve Maxime'in hayatlarındaki akış, Maxime'in yaşamına Camille'in girmesiyle bozulur. Bu birliktelik Camille ve Stéphane'ın birbirlerini tanımasını ve birbirlerinden etkilenmelerini sağlar. Tutkularının ve duygularının peşinden gidecek kadar cesur olan Camille Stéphane'a tüm gerçekliğini döker. Ancak münzevi bir hayat yaşamayı, kapalı kalmayı, kendi güvenli limanından, müzikle olan uğraşından ve birkaç yakın arkadaştan fazlasını istemeye gönlü olmayan Stéphane kendisinde cesaret göremez. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0105682/

Days of Wine and Roses (1962) Şarap ve Gül Günleri

Resim
''Uzun değildir, şarap ve güllerle bezeli günler Puslu bir hayalden çıkıp bir an önümüzü görürüz sonra yine bir hayalin içinde yitip gider.'' Bir çiftin alkol bağımlısı olmaya başlaması sonucunda ortaya çıkan sorunların ve olayların anlatıldığı Days of Wine and Roses (1962) filmi etkileyici ve çok iyi bir sinema eseri. Halkla ilişkiler işinde çalışan Joe Clay işe yeni başladığı bir şirkette Kristen ile tanışır. Birbirlerine aşık olan bu çift bolca şarap ve gül günleri yaşar. Bir çocukları olur. Bu güzel günlerden sonra, ikisinin de bir zaafı olduğu ortaya çıkar. Alkole kaptırırlar kendilerini ve bundan bir türlü kurtulamazlar. Bu yolda daha başarılı olan Joe, bir dernekteki arkadaşının da yardımıyla kararlı bir mücadele içerisine girer. Yaşamındaki çöküşlerden ders alarak yeniden ayağa kalkmayı başarır. Düzenli bir işe girer, çocuğuna bakar ve borçlarını öder. Eşi Kristen ise Joe'dan ve çocuğundan uzakta kalmaya dayanamaz ve bazı adımlar atarak doğru yola gi

Orfeu Negro (1959) Siyah Orpheus

Resim
Meşhur Rio Karnavalı döneminde geçen Orfeu Negro (1959) filminde mitolojik bir hikâye olan Orpheus ile Eurydike'nin aşkına Brezilyalıların eğlence ve renklilik dolu yaşayışları içerisinde konuk oluyoruz. Film 1959 yılı Altın Palmiye Ödülü'nü kazanmaya da layık görülmüş. Orpheus ve Eurydike'nin yanı sıra Hermes ve Kerberos gibi başka mitolojik kahramanların da birer detay olarak yer aldığı Siyah Orpheus (1959) eseri fakir hayatlarında önemli bir yer tutan Rio Karnavalı'na hazırlanan insanların müzik ve dans dolu mutluluklarına yer veriyor. Eserde, denize yakın yerlerde yaşayamayan ve favelalarda hayatlarını sürdüren fakir yerel halk içerisinden iki kahraman, Orpheus ile Eurydike bu özel miti modern dünyada Brezilyalı olarak yaşıyorlar. Miti tanımak ve filmi daha iyi anlamak için aşağıda Azra Erhat'ın Mitoloji Sözlüğü'ndeki ilgili maddeden alınmış olan bilgileri okuyabilirsiniz. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0053146/

Island of Lost Souls (1932) Kayıp Ruhlar Adası

Resim
H. G. Wells'in Dr. Moreau'nun Adası adlı eserinden uyarlanan Island of Lost Souls (1932) filminde yüksek hırsları ve tutkuları olan bir bilimcinin kendine ait bir ada edinip burayı deneyleri için kullanarak o adayı yarı insan yarı hayvan yaratıklarla doldurmasının yarattığı derin bir hikâye anlatılıyor. Bazı bilimcilerin tehlikeli bir tutkusuna dönüşüveren yaratıcılık konusuna kendisini kaptıran Moreau, izole bir yaşam sürerek önemli bilimsel başarılar elde etmektedir. Ancak bu başarıları onun kendisini adeta bir tanrı olarak görmesine neden olmuştur. Kurallar koyarak kontrol altında tutmaya çalıştığı yaratıklarıyla beraber adasında yaşayan Moreau, kendi kurallarını çiğneyerek tutkularının kurbanı olur. Kayıp Ruhlar Adası (1932) filmi siyah beyaz sinemanın renklerini ve karanlığı çok güzel kullanıp güçlü, çarpıcı ve düşündürücü bir hikâyenin içerisindeki insanlar ile yarı insanları etkileyici bir görsellikle izleyicilere sunarak zamanının ötesine uzanıyor. Filmin imdb pro

Hakkâri'de Bir Mevsim (1983)

Resim
Ferit Edgü'nün aynı adlı romanından uyarlanarak sinemaya aktarılan Hakkari'de Bir Mevsim (1983) filminde sürgün sonucu Hakkâri'nin bir köyüne atanan bir öğretmenin o coğrafyada yaşadıklarına ve hayatının bir dönemine tanık oluyoruz. Dağlarla, karla ve çetin şartlarla kaplı, kendi içerisindeki güçlü gelenek ve göreneklerin baskın şekilde hüküm sürdüğü bir yöreye adapte olmaya çalışan Genco Erkal'ın canlandırdığı öğretmen; mesleği, hayatı ve coğrafya ile kültürün ortaya çıkardığı bambaşka yaşam biçimleri arasında gidip gelerek zengin ve derin bir hikâyeye konuk ediyor izleyicileri. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0084045/

Bir Adam Yaratmak (1978)

Resim
Necip Fazıl Kısakürek'in Bir Adam Yaratmak adlı oyununun üç bölümlük uyarlaması olan filmde eser ve yaratıcı ilişkisinin derinlerine inerek etkileyici bir hikâyeyi seyre dalıyoruz. Ünlü bir yazar olan Hüsrev'in Ölüm Korkusu adlı oyununun, kendi hayatından emareler taşıdığının anlaşılmaya başlanmasıyla beraber Hüsrev ''İşte yazdığını yaşayan adam''a dönüşerek büyük bir buhran içine girer. Her bir bölümde gittikçe değişen Hüsrev dostları ve yakın ilişkide bulunduğu insanlarla eseri ve birçok konu üzerine düşündürücü tartışmalar yapar. Gittikçe geçmişini, dostlarını ve düşmanlarını tanımaya başlayan Hüsrev'in yaşadığı acılar onu delirmenin eşiğine getirir. Bir Adam Yaratmak (1978) filminde Hüsrev'i canlandıran Ahmet Mekin müthiş bir oyunculuk ortaya koyarak eseri daha da etkileyici kılıyor. Diğer oyuncular da başarılı bir performans sergilerken filmde zaman zaman kullanılan kamera açıları ve aynalar eserin sinemasal bir anlatımla yaşanmasına katkı sağ

Sinema ve Sosyal Medya

Resim
Sinema ve sosyal medya... İkisi de birçok insanın hayatında önemli bir yer tutuyor. Sinema bir yüzyıl kadar daha eski olsa da sosyal medya da son yıllarda büyük bir popülarite kazandı. Sinemaya getirilebilecek en önemli eleştirilerden biri herhalde, daha doğrusu bu sanat dalının doğası gereği var olan bir engel -zaman zaman benim de aklıma takılan- gerçekçilik problemidir. Biz bir filmi izlerken oradaki karakter gerçek hayatta yaşamıyor dahi olabilir. Bir filmi izlerken gördüğümüz bir dövüş tamamen sahte olabilir. Bir filmi izlerken o filmdeki karakterlerin elde ettikleri kolay başarılar ya da kurtuldukları tuzaklar bize abartılı gelebilir. Bir filmde bir kişi acılar içinde kıvranırken aslında acı çekmiyor olabilir. Tüm bunlar olabilir. Ama bir film, en azından birçok iyi film, tek boyutlu değildir. Yani sadece bir mutluluktan ibaret değildir. Sadece güzel günlerle dolu değildir. Sadece en mutlu anlarla kaplı değildir. Kendi hayatımızı düşündüğümüzde, bizler de hayatlarımızda bazen iyi

Freaks (1932) Ucubeler

Resim
Freaks (1932) filminde bir sirkte çalışan, farklı dış görünüş özelliklerine sahip bir grup insana ucube olarak bakan ve onları aşağılayan iki diğer çalışanın sağlıklı dış görünüşlerinin altından çıkan ucubelikler güzel bir şekilde anlatılıyor. 1932 yapımı olan Ucubeler filmi toplum tarafından adeta vebalılar olarak görülen bazı engelli insan gruplarına karşı duyulan ön yargıyı kırmak adına zamanının ilerisinde bir değer taşıyor. Kimi zaman zorlu yaşam koşullarını, sahip oldukları fiziksel yetersizlikleri görmek istemediğimiz; hayatlarına dair empati kurmaktan uzak kaldığımız bazı insanları sinema ile bizlere sunan film, arkadaşlık ve birliğin paradan, güzellikten ya da hırstan ne kadar daha değerli olduğunu izleyicilere hatırlatıyor. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0022913/

Fahriye Abla (1984)

Resim
Yavuz Turgul'un ilk yönetmenlik deneyimini yaşadığı Fahriye Abla (1984) filminde aynı zamanda eserin senaristi de olan Turgul'un, Ahmet Muhip Dıranas'ın meşhur ve güzel şiiri Fahriye Abla'yı bir filme dönüştürmesinin ortaya çıkardığı bir aşk hikâyesini seyrediyoruz. Filmin başrolünde Müjde Ar oynuyor. Sadece bir aşk hikâyesi olmakla da kalmayan eserde Fahriye'nin geçtiği yollarda öğrendiği şeyler sonucunda kendi varlığının ve kendi kendine bir şeyler başarmanın da ne kadar önemli olduğu gösteriliyor. Bu bakımdan feminist açıdan güzel mesajlar da taşıyor film. Aynı zamanda üstü kapalı bir şekilde dönemin siyasi mahkumluklarına da değiniliyor. Fahriye Abla (1984)'e dışarıdan bakınca ya da şiiri hatırlayınca sanki bir çapkınlık hikâyesiyle karşı karşıya kalınacakmış ön yargısı oluşabiliyor. Yavuz Turgul kendi yorumuyla Fahriye Abla'ya fiziksel güzelliğinin dışında da bir kimlik kazandırmış ve onun varlığını daha da değerlendirmiş. Bir şiirden etkilenmek,

Awakenings (1990) Uyanışlar

Resim
Yaşanmış olaylar baz alınarak çekilmiş olan Awakenings (1990) filminde, çocukluklarında yaşadıkları bir rahatsızlık sonucu 30 yılı aşkın bir süre boyunca katatonik yani taş kesilmiş, felçli halde kalan hastaların hayatlarında, bir doktorun çabaları sonucunda yaşanan uyanışlar izleyicilere aktarılıyor. Çok duygusal ve etkileyici bir film olan Uyanışlar (1990)'da başrolleri iki usta oyuncu, Robert De Niro ve Robin Williams paylaşıyor. Hayatlarından 30 yıl kaybeden ve uyandıklarında bu 30 yılın farkında bile olmayan hastaların yaşadıkları, uyanış sonucunda duydukları yaşama sevinci ve hayatın tüm bu süre boyunca hem onlardan hem de çevrelerinden götürdükleri hem sevinci hem de hüznü bir arada barındırıyor. Yaşamın kıymetini, çalışmanın ve çabalamanın önemini, insanın duyduğu ve yıllar içerisinde bazen anlamını unuttuğu en basit arzuların, gerçekleştirdiği en basit hareketlerin aslında ne kadar değerli olduğunu izleyicisine hatırlatan, çok değerli bir film. Filmin imdb profili: 

Les yeux sans visage (1960) Çehresiz Gözler

Resim
Yüz değiştirme temalı filmler arasında yer alan Les yeux sans visage (1960)'ta kendisinin neden olduğu bir kaza sonucu kızının yüzünün hasar görmesinden dolayı vicdan azabı çeken bir profesörün; bu hatasını telafi etmek ve bilimsel çalışmalarında başarı yakalayarak hem kızının görünüşünün iyileşmesini sağlamak hem de insanlık tarihinde iz bırakmak, kaçınılmaz bazı problemlere çözüm üretmek için giriştiği çabayı seyrediyoruz. Çehresiz Gözler (1960) filmini seyrederken ister istemez, bloğumda daha önce paylaştığım  Tanin no kao (1966) Bir Başkasının Yüzü  filmine gitti aklım. Bu Japon filmi bana göre bu Fransız filmi gibi yüksek bir sinema değeri taşımasına ek olarak düşündürücülük, felsefîlik ve etkileyicilik açısından daha da iyi bir film. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0053459/