İyi Ki Filmler Var

Bir kadın yönetmene, Claudia Weill'a ait olan Girlfriends (1978) filminde ev arkadaşı olan fotoğrafçı Susan ve yazma heveslisi Annie hayatta farklı yollara saparak kıymetli yirmili yaşların herkes tarafından yaşanabilecek çeşitli güzelliklerini ve zorluklarını tadarlar dost kalmaya devam ederek. Son derece sade, abartısız ve sıcak bir anlatımı olan Kız Arkadaşlar (1978) filmi artık orta yaşlarına yaklaşmaya ve daha yetişkin olmak zorunda kalmaya doğru ilerleyen genç kadın karakterleri ile bize yaşamdan tanıdık ve empati dolu bir pencere açıyor. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0077613/

Bruce Beresford'ın 'Breaker' Morant (1980) filminin büyüklüğünün yanında önemsiz kalabilecek bir film olsa da; yaşlı, huysuz ve zengin bir Yahudi kadın ile onun şoförlüğünü yapan (Morgon Freeman'ın canlandırdığı) bir siyahinin dostluğu üzerinden yaşlılık, arkadaşlık ve birazcık da ırk ve din ayrımcılığı üzerine hoş bir eser Driving Miss Daisy (1989). Eserin herkese kolayca kendini kabul ettirebilecek ve daha başından belirgin bir konusunun olması bir yana, bu konuyu hoş bir şekilde işlemesi ve insani bir sıcaklık bırakması Bayan Daisy ve Şoförü (1989) filmini izlenebilir kılıyor. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0097239/

Topraklarında güneşin kanla doğduğu sömürgeci İngiliz İmparatorluğu'nu anlatan çok iyi bir eser olan 'Breaker' Morant (1980) filminde Güney Afrika'daki Boer Savaşı'nda (1899-1902) yer alan Avustralyalı askerlerin taraflı bir mahkeme ile yargılanışını ve ikiyüzlülüğü seyrediyoruz. Kolonileri haline getirdikleri ülkelerden getirdikleri askerlerle, işgal ettikleri topraklardaki hakimiyetlerini korumak isteyen İngilizlerin politikalarına konuk olduğumuz 'Kırıcı' Morant (1980) adlı bu tarihsel ve muhteşem bir sinematografiye sahip film sömürgecilik ve savaş üzerine yapılmış harika bir eleştirel eser. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0080310/ İngiliz sömürgeciliği ile ilgili bir diğer film için:  The Man Who Would Be King (1975) Kral Olacak Adam Fransız sömürgeciliği ile ilgili bir film için:  Camp de Thiaroye (1988) Thiaroye Kampı

Sade ve anlatacağını anlatıp işini bitiren bir film olan Drugstore Cowboy (1989)'da keş yaşamının farklı uçlarına dört arkadaştan oluşan ufak bir çete ve onun batıl inançlara sahip lideri Bob üzerinden konuk oluyoruz. Suç, kaçış, hırsızlık, uyuşturucu kullanımı gibi öğeleri içeren film erdemli dünyaya da bakış atarak izleyicilerine belki on binlercesi yaşanmış yaşamlardan birkaçını başarılı bir şekilde anlatıyor Drugstore Cowboy (1989)'da. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0097240/

Bir hapishanedeki mahkûmların esaretlerine ve maruz kaldıkları şiddete konuk olduğumuz Brute Force (1947) filminde güç ve merhamet, özgürlük ve hapsolmak gibi konular başarıyla işleniyor. Başrolünde Burt Lancaster'ın yer aldığı ve II. Dünya Savaşı sonrasında yapılmış olan Brute Force (1947) filmi hapis ve ceza sistemini ve bunun uygulanışını da sorgulayan bir niteliğe sahip. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0039224/

Belgeselci ve dünyanın iyi adamlarından Michael Moore, Amerikan sağlık ve sigorta sistemini inceleyip halka yardım etmemek ve kâr etmek için kurulmuş bir düzeni Kanada, İngiltere, Fransa ve Küba ile kıyaslayarak gözler önüne seriyor Sicko (2007) belgeselinde. Dünyanın farklı ülkelerinde insanların nasıl sağlık hizmeti aldığını, yardımlaşmanın ve bir arada iyi şartlar altında yaşamanın ne kadar güven verici ve değerli olduğunu, şirketlerin ve kârın yarattığı cehennemi çok iyi bir şekilde anlatan bir belgesel Sicko (2007). Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0386032/

Amerikada'ki bireysel silahlanma sorununu ele alan eylemci belgeselinde Michael Moore, katliamlardan ve tekil olaylardan yola çıkarak silahlanma çılgınlığını, medya aracılığıyla yaratılan korku toplumunu, silahlanmanın amacını ve kimlere çıkar sağladığını karşılaştırmalı, eleştirel, alaycı ve etki edici bir çalışma ortaya koyarak bizlere anlatıyor Bowling for Columbine (2002)'de. Silahlanmanın kültürel dayanaklarından benzer dayanaklara sahip ülkelerde neden bu kadar cinayet olmadığına, ülkedeki silah üretiminden ABD'nin dünya çapında kullandığı silahlara ve silah savunucuları ile karşıtlarının açıklamalarına kadar zengin bir içerikle eyleme geçen bir eser Michael Moore'un Bowling for Columbine (2002) adlı belgeseli. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0310793/

Ünlü Katalan mimarın (1852-1926) eserlerini müzik eşliğinde seyre daldığımız bir belgesel olan Antonio Gaudí (1984)'te mimarlığı sanata dönüştüren özel isimlerden birinin büyüleyici eserleri ile dolu bir gezintiye çıkıyoruz. Şehirleri, yaşam alanlarını, dünyayı zenginleştiren, estetik kılan mimari sanatının güzelliğine dair insanı düşüncelere ve zevke daldıran bir belgesel Antonio Gaudí (1984). Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0086907/

Bir mekân olarak alışveriş merkezini harika bir şekilde kullanan Dawn of the Dead (1978) filminde bu modern yaşam simgesi alan bir sığınağa, bir yığınağa, bir eve ve bir kaleye dönüşür zombilerden ve zombileşen insanlardan korunmak isteyenler için. Modern yaşamı işgal eden zombiler artık modern yaşamın yerini ilkel yaşama bıraktığı bir dünyada bizleri içinde bulunduğumuz yaşamın zombiselliği üzerine düşünmeye davet eder Ölülerin Şafağı filminde. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0077402/

İzleyicilerini ekonomik bunalımların hat safhada olduğu, Nazi yükselişi öncesindeki 1928 yılının Berlin'ine konuk eden ve 13 bölüm ile 1 fantastik sonsöz bölümünden oluşan Berlin Alexanderplatz (1980) dizisinde eserin başkarakteri Franz Biberkopf'un yaşamı anlatılıyor. Bir dönemi bir başkarakterin değişken ruhu ve ilişkileri üzerinden anlatan Berlin Aleksander Meydanı (1980), Franz Biberkopf'un yolculuğu ile beraber bizlere dostlukları, aşkları, şiddeti, yasa dışılıkları ve gözleri parlayan karakterlerle beraber bir Fassbinder dünyasını sunuyor.  Dizinin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0080196/

Halkına karşı işlediği suçlardan ötürü yatacak yeri olmayan bir diktatörü, Varlam'ı inatla mezarından çıkaran bir kadının yargılanışını izliyoruz Monanieba (1984) filminde. Diktatörlüğü ve faşizmi mezar metaforu üzerinden çarpıcı bir şekilde anlatan Pişmanlık (1984), büyük bir suçlunun ardında bıraktığı mirasın üstünü örtmeye çalışan aile üyeleriyle o mirası reddeden bir aile üyesini de karşı karşıya getirerek bir yargılama daha yapıyor. Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0093754/

Çekoslovakya'da geçen Obrazy starého sveta (1972) belgeselinde, yaşlı insanların hayatlarından görseller ve onlarla yapılan röportajlar eşliğinde görmüş geçirmiş büyüklerin hayata dair düşüncelerine ve deneyimlerine yer veriliyor. Hayata ve var olmaya dair insanı düşüncelere sevk edebilecek güzellikte bir eser olan Eski Dünyanın Resimleri (1972) ile biz yaşayanlara çeşitli pencereler sunuluyor geçmiş zamanlarda yer almış ve filmin anında yaşamaya devam edenler tarafından. Benzer temalı bir Kieslowski belgeseli için: Gadajace glowy (1980) Filmin imdb profili:  https://www.imdb.com/title/tt0171587/