Johnny Got His Gun (1971) Johnny Silahını Kaptı

İzlemeye başlamadan önce, ''bir savaş filmi, acaba izlemesem mi, başka filmler izleyebilirim, yeterince savaş filmi yapılmadı mı zaten'' gibi düşünceler içeren bazı yanlış ön yargılar  taşıdığım Johnny Got His Gun (1971) filmi, farklı ve etkileyici anlatımı, sadeliği, empatiyi ön plana çıkaran yaklaşımı ile çok değerli bir sanat filmi niteliği taşıyor.

Savaş, kendi suçunuz olmamasına rağmen bir şeyler ve sözde demokrasi uğruna ölüme gitmek konusunu çok güzel bir şekilde işleyen, I. Dünya Savaşı sırasında geçen Johnny Got His Gun (1971) filminde bir askerin hayatını, yaşadıklarını sorgulamasını, düşlerini seyrediyoruz. Yönetmen Dalton Trumbo, aynı isimli romanını sinemaya aktarmış.

Johnny, cephede çok kötü bir şekilde yaralanır ve artık bir nevi yarı ölü hale gelir. Çünkü sadece başını oynatabilmektedir. Kollarını, ayaklarını kullanamaz (bunlar zaten artık yoktur); göremez, sesini duyuramaz. Onun yaşamasına izin veren doktoru, böyle bir bilimsel fırsatı kaçırmak istemediği için bunu yapar. Çünkü onu gözlem altında tutup inceleyecektir.

Film, savaşın kanlı yüzüyle ilgilenmeksizin bir gazinin yaşadıklarını izleyiciye hissettirerek tek bir kişi üzerinden çok fazla şey anlatmayı başarıyor.

Seyirci olarak Johnny'nin yatağında neler düşündüğüne, neler hayal ettiğine, neleri nasıl hissettiğine konuk oluyoruz. Johnny yatağındayken film siyah beyazdır. Onun düşleri esnasında ise renklidir.

Johnny'nin düşünceleri ve düşleri arasında askere gönüllü olarak katılmasından, sevgilisi ile geçirdiği zamanlara; çocukluğunda babası ile geçirdiği dakikalardan, orduda yaşadıklarına kadar birçok olayı izliyoruz. Filmin bir sahnesinde Johnny İsa ile rüya ve gerçek üzerine konuşur. İsa'yı, çok özel bir oyuncu olan Donald Sutherland canlandırmaktadır.

Sonunda, akıllı ve iyi bir hemşire sayesinde Johnny'nin iletişim kurmaya çalışma çabaları karşılığını bulmaya başlar ve Johnny mors alfabesi yardımıyla bir ordu görevlisine çocukluğunda gördüğü bir sirkteki yatalak adam gibi sirklerde halka gösterilmek istediğini anlatır. Buna ret yanıtı alınca öldürülmesini istediğini söyler.

Filmin imdb profili: https://www.imdb.com/title/tt0067277/


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gölge Oyunu (1993)

Aaahh Belinda (1986)

Talihli Amele (1980)

Il était une fois... la vie (1987-1988) Bir Zamanlar... Yaşam

İlk Yarım Saatine Sabredebilirseniz Çok İyi Bir Film İzleyeceksiniz