Mustafa Kemal Atatürk'ün 79. ölüm yıl dönümü bugün. Bunu, böyle bir girizgahla hatırlatmaya gerek var mı? Öyle bir ışık olmuş ki ülkemize, bugünün ne demek olduğunu herkes biliyor. Yaşa Mustafa Kemal Paşa Yaşa.
Şener Şen ve Şevket Altuğ'un canlandırdığı Abidin ve Mahmut yıllardan beridir birlikte yaşayan ve Rüya Pavyonu'nda çalışan iki komedyendir. Gölge Oyunu (1993) filminde bir gün Rüya Pavyonu'na getirilen sağır ve dilsiz Kumru'ya yardım eden Abidin ile Mahmut yani günümüzün Karagöz ve Hacivat'ı, rüya mı yoksa gerçek mi olduğunu bilemedikleri bir hikâyenin içerisine bırakırlar kendilerini ve izleyicilerini. Çarpıcı, varlık ve yokluk repliğiyle daha da anlam kazanan Gölge Oyunu (1993) filmi gerçek hayatlarında da bir nevi varlık sorunu yaşayan Abidin ile Mahmut karakterlerinin yanı sıra Büyük Hanım karakteriyle de farklı bir derinlik kazanıyor. 90'lı yılların İstanbul'unda da bizleri dolaştıran film Attila Özdemiroğlu'nun müzikleriyle beraber zaman zaman mistik bir hava kazanıyor. Film sonradan dublajlanmış olmasaymış daha iyi olurmuş. Çünkü bazen bazı sesler tanıdığımız başka oyuncuları hatırlatabiliyor ve gördüğümüz oyuncunun sesinin aslında duyduğumuz ...
Başrolünde Müjde Ar'ın yer aldığı Aaahh Belinda (1986) filminde tiyatrocu bir kadının ilk defa bir reklamda oynamasıyla beraber reklamın yarattığı hayali dünyanın içerisinde kendisini buluvermesi anlatılıyor. Filmdeki diğer önemli rolde ise Macit Koper yer alıyor. Eğlenceli anlatımı ve reklama yönelik eleştirel bakışı ile son derece kıymetli bir Türk filmi; Atıf Yılmaz'ın Aaahh Belinda adlı bu eseri. Blogtaki Atıf Yılmaz filmleri için tıklayınız . Filmin imdb profili: https://www.imdb.com/title/tt0278891/ Filmin izleme linki:
İlk defa köyünden uzaklara çalışmaya giden bir amelenin İstanbul'daki bir inşaatta başladığı iş yaşamında habersiz bir şekilde bir reklam yıldızına dönüşüvermesinin anlatıldığı düşündürücü bir film Talihli Amele (1980). Reklam, tiraj, satış; kısacası para için biçimden biçime giren insanların namuslu, saf ve iyi niyetli insanlara yaptıklarının çok güzel bir şekilde anlatıldığı toplumcu bir film, değerli yönetmenimiz Atıf Yılmaz'ın bu eseri. Blogtaki Atıf Yılmaz filmleri için tıklayınız . Filmin imdb profili: https://www.imdb.com/title/tt0492370/
Zaman zaman aklıma gelen ve ''ne kadar güzel bir çizgi filmdi; acaba adı neydi'', ''olsa da yeniden izlesem'' diye düşündüğüm, çocukluğumda televizyonda zevkle izleyerek insan vücudunun içerisinde dolaşarak harika anılar yaşadığım çizgi filmi buldum (Google'a animation about body, organs, cells imdb yazarak) ve yeniden izlemeye başladım; büyük bir zevkle bu çok kıymetli eseri blogda paylaşmak istiyorum: Il était une fois... la vie (1987-1988) Bir Zamanlar... Yaşam. Eser ülkemizde Bir Varmış Bir Yokmuş... Hayat adıyla yayınlanmış. Hem belgesel niteliği sahip olan hem de bilimsel bilgileri çok sade ve anlaşılır bir şekilde, animasyonun yarattığı canlı ve sempatik bir dünya içerisinde anlatan Il était une fois... la vie (1987-1988) çizgi filmi 26 bölümden oluşuyor; bizlere insan vücudu içerisinde binbir macera yaşatırken son derece yararlı şeyleri keyifle öğrenmemizi sağlıyor. Bu çizgi film ister istemez aklıma Woody Allen'ın Everything You Al...
Kimi zaman bir filmi insanlara tanıtan, anlatan yazılarda ''filmin ilk bölümü biraz sıkıcı ama daha sonra çok iyi bir film izleyeceksiniz'', ''ilk on beş dakikaya dayanabilirseniz çok iyi bir film sizi bekliyor'', ''film, sabrınızı biraz zorlayacak ama sakın bırakmayın'', ''uzun sahneleri severim diyorsanız bu film tam size göre'', ''on dakika boyunca otlara, yollara bakabilirim diyorsanız bu filmi kaçırmayın'' gibi söylemlerle karşılaşıyorum. Bu konu üzerine bir yazı yazma isteği duydum. Öncelikle, bir sinemasevere sıkıcı, anlamsız, boş, gereksiz gelebilecek sahneler, filmler bir başka sinemasevere ilgi çekici, anlamlı, dolu, ustalıklı gelebilir. İnsanların filmlere bakış açıları kişiden kişiye göre değişebileceğine göre sırf bazı potansiyel izleyicileri aslında izlemeyecekleri bir filme ikna edebilmek için böyle bir albeni yaratmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Bir eser, tüm sahneleriyle, tüm anlarıyl...
Yorumlar
Yorum Gönder